Kışın bağışıklığı güçlendiren meyveler: “Günde bir tanesi doktoru uzak tutar”

Kış ayları geldiğinde sağlığımızı korumak önem kazanıyor. Soğuk hava, grip ve diğer hastalıkların artma riskini beraberinde getiriyor. Bağışıklık sistemimizi güçlü tutmanın en kolay yollarından biri ise meyve tüketmek.

Portakal

Portakal, C vitamini açısından zengin bir meyve olmasıyla bilinir. Beyaz kan hücrelerinin üretimini artırmaya yardımcı olan C vitamini, enfeksiyonlara karşı önemli bir koruma sağlar. Ayrıca cildi nemlendirir ve sağlıklı tutar. Günde 1-2 orta boy portakal tüketmek bağışıklık sisteminizi güçlü tutmanıza yardımcı olabilir.

  • Taze portakal dilimleri atıştırarak veya portakal suyu içerek tüketebilirsiniz.

Nar

Nar, antioksidanlar açısından zengin bir meyvedir. Polifenoller içeren nar, vücudu serbest radikallerden korur ve bağışıklık fonksiyonunu destekler. Ayrıca iltihabı azaltmaya yardımcı olur. Nar çekirdeği tüketmek, sağlığınız için faydalı olabilir.

  • Salatalarınıza nar çekirdeği serpiştirebilir veya smoothie’lere ekleyebilirsiniz.

Kivi

Kivi, C vitamini, K vitamini ve E vitamini gibi besin maddeleri açısından zengindir. Sindirimi düzenler, besinlerin emilimini arttırır ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Öğle yemeklerinizde veya meyve salatalarınızda kivi tüketebilirsiniz.

Guava

Guava, C vitamini açısından zengin olmasıyla bilinir. Ayrıca lif içeriğiyle bağırsak sağlığını destekler ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Günde bir orta boy guava tüketmek faydalı olabilir.

  • Tuz veya acı biberle tüketebilir, ya da meyve suyu yapımında kullanabilirsiniz.

Elma

Elma, flavonoidler açısından zengin bir meyvedir ve bağışıklık sistemini destekler. Ayrıca sağlıklı bir bağırsak için yararlı lifler içerir. Elmaları dilimleyerek ya da salatalara ekleyerek tüketebilirsiniz.

  • Elmaları fıstık ezmesi ile eşleştirerek veya fırında pişirerek tüketebilirsiniz.

Related Posts

Yaşamı kâbusa çevirebiliyor! Miyomlar hamile kalmayı engeller mi?

Günümüzde kadınların en sık karşılaştıkları sorunlardan birini miyomlar oluşturuyor. Bazen hiçbir belirti vermeyerek sinsice ilerleyen miyomlar, bazen de şiddetli ağrı ve kanama ile günlük yaşamı kabusa çevirebiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, miyomlar hakkında en sık sorulan soruları ve tedavide yeni nesil yöntemleri anlattı.

40 yaşında yaptığınız bu 4 şey 60 yaşında bunamaya yol açıyor!

Bilim insanları, 40–50 yaş arasında sıklıkla ihmal edilen kronik uyku eksikliği, sosyal izolasyon, kontrolsüz stres ve hareketsizliğin, 60 yaş ve sonrasında demans da dahil olmak üzere nörodejeneratif hastalık riskini önemli ölçüde artırdığını ortaya koydu.

Bu ilaçlar uzun süre kullanıldığında etkisi tersine dönüyor

Yeni bir araştırma, bu ilaçları uzun süre kullanan kişilerin bırakma sürecinde ciddi yoksunluk belirtileri yaşadığını ortaya koydu. Baş dönmesinden mide bulantısına kadar uzayan semptomlar aylarca sürebiliyor…

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.